1961, Remzi Kitabevi. Üç perdelik kısa oyun. Aslında hakkında
yazmaya pek değmeyecek kadar sade bir eser. Ama bu blog benim için bir proje. Beğendiğimi
de yazacağım, beğenmediğimi de… Kendimce bayağı garanticiyim, ilgi alanıma
giren kitaplar genellikle Türk ve dünya klasikleri. Şunu da bir deneyeyim diye
aldıklarım bazen böyle fos çıkıyor işte J (bkz. bittiği için mutlu olunan
kitaplar)
Namık, aslında Kemal Bey'in mahlasıymış. |
İlk perdede on dört yaşındaki
Şefika ve on dokuz yaşındaki tıbbiyeli Atâ
birbirlerine aşklarını itiraf ederler. İkinci perdede babası sorduğu
halde utancından Atâ’yı sevdiğini söyleyemeyen Şefika, aile borçlarının
ödenebilmesi için bir paşayla evlenmeye razı olur. Evlenince verem olup yatağa
düşer ve yaptığı fedakarlığı Atâ’ya anlatır. Atâ da durur mu, hemen bir doz
zehir alıp Şefika’nın yanına kıvrılır. Babası Halil Bey’in “Zavallı çocuk!”
nidasıyla perde kapanır. Bu.
Önsözde “eser gücünü
sadeliğinden alıyor” minvalinden laflar etmişler ama ben öyle düşünmüyorum. Ha
bir de Namık Kemal’in Victor Hugo hayranı olduğunu, Hugo’nun Hernani adlı
oyunundaki ölüm sahnesi ile “Zavallı Çocuk”takinin benzeştiğini yazmışlar. Ben
bilmem.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder