2 Şubat 2017 Perşembe

Le Lys Rouge / Kırmızı Zambak – Anatole France


Elit bir çevre ve aldatma. Üzerine azıcık İtalya sosu. İşte benim bu kitaptan bütün anladığım bu. Therese isminde tabi ki güzel ve zengin, bir o kadar da buhranlı bir kadın var. Etrafında da adlarını tek tek yazmaya değer mi karar veremediğim yancıları. Ebedi Koca’da Dostoyevski’nin tasvir ettiği tarzda, babası tarafından seçilen bir eş olan Kont Martin’le birleştiriyor hayatını. Sonra eşini Robert le Menil ile aldatıyor. ‘Therese kendini hiç de günah sayılmayacak, olağan bir iş yapmaktaymış gibi görür olmuştu.’ Aldatan kadın tasviri de aynı. Mutlu ama bir yandan da içi sıkılıyor. Bu yüzden bu adamla ayrılıyor, başka biriyle, heykeltraş Dechartre ile denk geliyor. Birbirlerine ilgi duyuyorlar.

Kitaba ismini veren, Floransa'nın sembolü kırmızı zambak


İtalya’ya arkadaşının yanına gidiyor, orada da bu adam. Ama hep bayık bayık muhabbetlerle kur yapmalar. Buraya yazmalık orijinal bir şey yok. Kutuya mektup atarken görüp kıskanmalar, ‘ben arkadaş kalamam’lar. En sonunda sevgili oldular. Bu sefer de Robert’i Therese’in kulağına fısıldarken gören Dechartre delirir. Bizim kadın da kocasını bırakıp sevgilisine gidemediği için bunalır. Sonra gider, ama adam artık şüphelerinden dolayı eskisi gibi olamayacağını söyler ve onu sepetler. Ay içim şişti. Zamanıma yazık oldu.